Pasifik’in mavi volkanik çamurunda gizemli yaşam izleri bulundu

Bilim insanları, Pasifik Okyanusu’nun derinliklerinde yer alan, tuhaf biçimde parlak mavi renkteki volkanik çamurda gizemli yaşam izleri keşfetti. Mariana Çukuru yakınlarındaki çamur volkanlarından, yaklaşık 3 bin metre derinlikten çıkarılan bu örneklerde, bilinmeyen canlı organizmalara ait yağ moleküllerinin bulunması, Dünya’daki yaşamın kökenlerine dair yeni ipuçları sunuyor.

Pasifik’in mavi volkanik çamurunda gizemli yaşam izleri bulundu
Yayınlama: 13.11.2025

Son derece besin fakiri olan ve pH değeri 12 gibi doğal bir ekosistem için en yüksek seviyelerden birine sahip bu mavi çamur, insan derisine temas etmesi halinde ciddi yanıklara yol açabilecek kadar aşındırıcı. Buna rağmen araştırmacılar, bu ekstrem koşullarda yaşayan bazı mikropların varlığını doğruladı.

Bremen Üniversitesi’nden organik jeokimyacı Florence Schubotz, “Böyle bir mikrobiyal yaşam ortamına dair bilgi edinmek heyecan verici çünkü ilkel yaşamın tam da bu tür ortamlarda ortaya çıkmış olabileceğinden şüpheleniyoruz” diyerek bulguların önemine dikkat çekti.

Bremen Üniversitesi’nden yerbilimci Palash Kumawat ve ekibi, 2022’de gerçekleştirilen R/V Sonne seferi SO292/2 sırasında alınan dokuz çamur volkanı sediman çekirdeğinden ikisini inceledi. Pacman adı verilen volkanın taban kısmından alınan örnekler, büyük ölçüde serpantinit ve az miktarda brucite içeriyordu.

Bu katmanların üzerindeki deniz suyuyla pek etkileşmemiş olması, çamurun çarpıcı mavi rengini korumasını sağladı. Daha sığ seviyelerde, okyanus tabanına yakın bölgelerde ise volkanik sediman açık mavi-yeşil bir tona dönüyor ve brucite tuzlu suyla çözünmüş durumda.

Araştırma ekibi, bu serpantinit katmanlarının içinde bakteri ve arkea hücre zarlarına ait yağları tespit etti. Bu yağlar, mikroorganizmaların son derece alkali koşullara karşı ilk savunma hattını oluşturuyor.

Moleküllerin büyük ölçüde bozulmamış olması, birden fazla mikrop topluluğunun hâlâ bu ekstrem ortamda yaşamını sürdürdüğüne işaret ediyor. Ayrıca bu moleküller, okyanus tabanındaki pelajik sediman ile serpantinit çamuru arasında, organizma tiplerinde keskin bir değişim olduğunu da gösterdi.

Serpantinitlerin, okyanus tabanındaki diğer düşük besinli alanlarda da kemosentetik yaşamı desteklediği biliniyor ve Kumawat ile ekibi, artık bu işlevin daha derin ve daha yoğun serpantinit çamurlarında da gerçekleşebildiğini doğrulamış durumda.

Bu mikroplar, tıpkı bitkilerin fotosentezde yaptığı gibi, enerjilerini kendileri üretiyor; ancak bunu metanı kullanıp sülfat tüketerek yapıyorlar ve bu süreçte aşındırıcı hidrojen sülfür ortaya çıkıyor. Schubotz, daha önce bu sistemde metan üreten mikroorganizmaların varlığının sadece varsayım olduğunu, şimdi ise doğrudan doğrulandığını belirtiyor.

Araştırmacılar, deniz tabanının altında yaşayan canlıların Dünya’daki toplam biyokütlenin yaklaşık yüzde 15’ini oluşturduğunu, dolayısıyla gezegenin besin döngülerine önemli katkı sağladığını hatırlatıyor.

Buna karşın bu yaşam biçimi hakkında hâlâ çok az şey biliniyor. Kumawat ve ekibi, bu ekstrem koşullara uyum sağlamış mikroorganizmaları daha ayrıntılı inceleyerek, yaşamın bir zamanlar Dünya’dan çok daha az yaşanabilir olan bir gezegende nasıl ortaya çıkmış olabileceğine dair yeni ipuçları elde etmeyi umuyor. Söz konusu çalışma, Communications Earth & Environment adlı dergide yayımlandı.

Kaynak:https://www.sozcu.com.tr/pasifik-in-mavi-volkanik-camurunda-gizemli-yasam-izleri-bulundu-p257728