CHP’li Murat Bakan’dan Hakan Fidan’ın ‘suikast’ ve ‘zehirlenme’ iddiasına tepki: Devlet ciddiyetini zedeleyen stratejik bir algı operasyonu

CHP’li Murat Bakan’dan Hakan Fidan’ın ‘suikast’ ve ‘zehirlenme’ iddiasına tepki: Devlet ciddiyetini zedeleyen stratejik bir algı operasyonu

CHP’li Murat Bakan’dan Hakan Fidan’ın ‘suikast’ ve ‘zehirlenme’ iddiasına tepki: Devlet ciddiyetini zedeleyen stratejik bir algı operasyonu
Yayınlama: 11.05.2025

CHP Genel Başkan Yardımcısı Murat Bakan, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan‘ın “Suikast girişimine de uğradım. Ağır arsenik ve cıva verildi” açıklamasıyla ilgili, “Devlet ciddiyetini zedeleyen stratejik bir algı operasyonu olarak görüyoruz” değerlendirmesini yaptı.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, cuma günü katıldığı bir televizyon programında yakın geçmişte suikast girişimine uğradığını dile getirmişti. Fidan, “Dört ila beş sene önce suikast girişimine uğradım. Arsenik ve cıva ile zehirlendim. Tahlillerde ortaya çıktı. Bu sebepten dolayı bir süre tedavi gördüm,” ifadelerini kullandı.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Murat Bakan ise Fidan’ın, katıldığı bir televizyon programında, “ağır arsenik ve cıva verilerek zehirlendiğini ve bir suikast girişimine maruz kaldığı” şeklindeki sözleriyle ilgili yazılı açıklama yaptı.

Bakan’ın açıklaması şöyle:

“Türkiye Cumhuriyeti’nin en stratejik kurumlarından birinin başında yıllarca görev yapmış bir ismin, yıllar sonra, herhangi bir delil ya da adli süreç sunmaksızın böyle bir açıklama yapması, devlet aklıyla bağdaşmadığı gibi, kamuoyunu yönlendirmeye dönük siyasi ve diplomatik bir hamle olarak okunmalı. Sayın Fidan, geçmişte MİT Başkanlığı görevinden istifa ederek siyasete atılmak istemiş, nihayetinde Dışişleri Bakanı olarak kabinede yer almıştır. Bugün yaptığı açıklamayı, zamanlaması itibarıyla sıradan bir sağlık beyanı değil; ‘görevdeyken zehirlenmesine rağmen direnen, tehdit altındayken devleti için görevini sürdüren’ bir lider imajı yaratma çabası olarak okuyoruz. Bu, sadece geçmişe dönük bir bilgilendirme değil; geleceğe, belki de Cumhurbaşkanlığı gibi daha üst düzey pozisyonlara zemin hazırlama, iç kamuoyunu yönlendirme ve siyasi meşruiyet inşa etme hamlesi, bir tür mağduriyet üzerinden kahramanlık inşa etme girişimidir.

Gerçek bir istihbarat saldırısının nasıl ortaya konulması gerektiğini tüm dünya Aleksandr Litvinenko örneğinde görmüştür. Litvinenko, Rus gizli servisi FSB’nin eski ajanı olarak İngiltere’ye sığınmış, 2006 yılında Londra’da çayına konulan radyoaktif Polonyum-210 maddesiyle zehirlenmiştir. Olayın ardından İngiliz tıbbi otoriteleri, adli tıp uzmanları ve uluslararası denetçiler kapsamlı bir inceleme yürütmüş; Polonyum kaynağı, temas eden kişiler ve olay yeri bilimsel yöntemlerle analiz edilmiştir. 2016 yılında İngiliz yargısı, suikastın Rus devleti tarafından organize edildiğine hükmetmiş, bu karar dünya kamuoyuna açık ve belgeli şekilde sunulmuştur. Bu, gerçek bir devlet saldırısının nasıl belgelenip yargıya taşınabileceğinin açık bir örneğidir. Hakan Fidan’ın iddiasında ise; ne bir tıbbi rapor, ne bir soruşturma, ne de fail ya da yöntem hakkında bilgi var. Bu haliyle açıklama, yalnızca bir siyasi kurguya dayanıyor.

Sayın Fidan’ın açıklaması; kamuoyunda sempati yaratmaya dönük, kişisel siyasi imajı güçlendirme amacı taşıyan bir stratejik iletişim hamlesi izlenimi veriyor. Bu açıklama, MİT’in kurumsal sorumluluğunu ve geçmişteki ağır istihbarat zafiyetlerini örtmeye hizmet ediyor. Devlet ciddiyeti, geçmişin başarısızlıklarını örtmek yerine, onlarla yüzleşmeyi gerektirir. Biz, Türkiye’nin en stratejik kurumlarından biri olan MİT’in itibarı üzerinden siyasi hamle yapılmasını, kamuoyunun manipüle edilmesini ve devlete olan güvenin bu tür açıklamalarla zedelenmesini kabul edilemez buluyoruz.”

 

 

 

Kaynak:https://t24.com.tr/haber/chp-li-murat-bakan-dan-hakan-fidan-in-suikast-ve-zehirlenme-iddiasina-tepki-devlet-ciddiyetini-zedeleyen-stratejik-bir-algi-operasyonu,1238437